Küresel ekonomi, iklim krizi ekseninde yeniden şekillenirken, Avrupa Birliği'nin
(AB) attığı stratejik adımlar, Türkiye ihracatının geleceğini belirliyor.
Gündemimizin zirvesinde, AB Yeşil Mutabakatı'nın en kritik ayağı olan Sınırda
Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) yer alıyor. Bu düzenleme, bir gümrük vergisi
olmanın ötesinde, üretim ve tedarik zincirlerimizi zorunlu bir dönüşüme davet
ediyor.
SKDM: Gündemdeki En Sıcak Konu Neden Bu Kadar Önemli? AB'ye ihracat yapan
firmalarımız için en güncel zorunluluk, Ekim 2023’te başlayan ve Aralık 2025’e
kadar sürecek olan geçiş dönemi yükümlülükleridir. Bu dönemde: Zorunlu
Raporlama: Başlangıç aşamasında demir-çelik, alüminyum, çimento gibi enerji
yoğun sektörlerdeki ürünlerin "gömülü emisyon" değerlerinin hesaplanması ve AB
ithalatçıları aracılığıyla raporlanması esastır. Bu teknik ve mevzuatsal uyum,
şu anki en büyük önceliğimizdir.
Maliyet Kapıda: İhracatın yeni maliyeti kapıda! AB ülkelerine gönderdiğiniz ürünler için 1 Ocak 2026'dan itibaren başlayacak olan ek karbon vergisine hazırlıklı olun.
Bu yüzden SKDM, hayati önem taşıyor. Unutmayın: 1 Ocak 2026'ya kadar yeşil dönüşümünüzü tamamlamazsanız, AB'de satılan her üründe rakipleriniz karşısında maliyet dezavantajı ile karşılaşacaksınız.
Stratejik Kaynaklar Neyi Gösteriyor?
Bu bilgiler, sadece genel bir piyasa yorumu değil; doğrudan Ticaret
Bakanlığı'mızın dış ticaret müşavirlikleri ve resmi otoriteler tarafından
ihracatçılara aktarılan veri temelli stratejileri yansıtmaktadır. Ulusal
ajandamız, bu maliyet baskısını hafifletmek için hızla kendi Ulusal Emisyon
Ticaret Sistemi (ETS) altyapımızı kurmaya odaklanmış durumdadır. Bu hamle, AB'ye
ödenecek vergiyi içeride tutmanın ve firmalarımızı yeşil yatırıma teşvik etmenin
anahtarıdır.
Türkiye Firmaları İçin Yol Haritası
Yeşil Mutabakat, bir maliyet kalemi değil, yeni bir rekabet çağının kapısıdır.
Veri Uyumunu Sağlayın: Ürünlerinizin karbon ayak izi verilerini uluslararası
standartlara uygun şekilde belgeleyin. Başarılı raporlama, 2026 sonrası maliyet
avantajı sağlayacaktır. Karbonsuz Üretimi Hedefleyin: Üretim süreçlerinizi
modernize ederek enerji verimliliğini artırın. Düşük karbon ayak izi, doğrudan
ihracatta fiyat avantajı anlamına gelecektir. Hibe ve Destekleri Takip Edin:
Ticaret Bakanlığı ve diğer kalkınma ajansları tarafından sağlanan, yeşil
dönüşüme yönelik teşvik ve destek programlarını maksimum düzeyde kullanın.
Hedefimiz: Rekabetçiliğimizi korumak ve Türkiye'yi yeşil tedarik zincirinin
güvenilir merkezi yapmak!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder